En Çok Sorulan Sorular

Sağlıklı bireyler için yılda en az iki kez diş hekimi kontrolüne gitmek önerilir. Ancak, diş ve diş eti hastalıkları riski yüksek olan kişiler için bu sıklık doktorun önerisine göre artırılabilir.

Günlük olarak dişlerinizi en az iki kez fırçalamalı, diş ipi kullanmalı ve ağız bakım suyu ile desteklemelisiniz. Sağlıklı beslenmek, aşırı şeker tüketiminden kaçınmak ve sigara gibi zararlı alışkanlıklardan uzak durmak da diş sağlığınızı korumanıza yardımcı olur.

Hayır, aksine düzenli olarak yapılan diş taşı temizliği diş eti hastalıklarını önler ve ağız sağlığınızı korur. Profesyonel olarak yapılan bu işlem diş minesine zarar vermez ve dişlerin daha sağlıklı görünmesini sağlar.

Tedavi Hakkında Sorular

Evet, uzun süreli diş gıcırdatma çene kaslarının aşırı gelişmesine neden olabilir ve yüz hatlarının daha kare görünmesine yol açabilir. Ayrıca, diş aşınmalarına ve çene eklemi sorunlarına sebep olabilir. Tedavi için gece plağı kullanımı ve stres yönetimi önerilir.

Gülüş tasarımı, dişlerin, diş etlerinin ve dudak yapısının bir bütün halinde değerlendirilerek estetik açıdan en iyi görünüme kavuşturulmasını amaçlayan bir uygulamadır. Dişlerinde şekil bozukluğu, renklenme veya çapraşıklık gibi estetik kaygıları olan hastalar için uygundur.

Günümüzde diş tedavilerinde dijital röntgen, lazer tedavileri, CAD/CAM sistemleri ile hızlı protez üretimi ve 3D yazıcı teknolojileri gibi yenilikçi yöntemler kullanılmaktadır. Bu teknolojiler tedavi sürecini hızlandırır, hasta konforunu artırır ve daha hassas sonuçlar elde edilmesini sağlar.

Hastalarımızın Merak Ettikleri

Kanal tedavisi, modern anestezi yöntemleri sayesinde ağrısız bir şekilde yapılmaktadır. Tedavi sonrası hafif hassasiyet olabilir ancak bu geçicidir ve doktorun önerdiği ağrı kesicilerle kontrol altına alınabilir.

Diş çekimi sonrası ilk 24 saat içinde sıcak yiyecek ve içeceklerden kaçınmalı, sert ve taneli gıdalar tüketmemeli, kanamayı artırabilecek hareketlerden (tükürmek, sert gargara yapmak) kaçınmalısınız. Ayrıca sigara ve alkol tüketimi iyileşmeyi olumsuz etkileyebilir.

Protez kullanımı başlangıçta biraz alışma süreci gerektirir. Ancak, doğru şekilde yapıldığında konforlu ve doğal bir kullanım sunar. Protezin bakımına dikkat edilmesi, düzenli temizlenmesi ve gerektiğinde hekim kontrolüne gidilmesi önemlidir.

Ortodontik tedavi süresi, kişinin diş yapısına ve tedavi yöntemine bağlı olarak değişir. Genellikle 12-24 ay arasında tamamlanır. Hafif çapraşıklıklar daha kısa sürede düzelebilirken, ileri seviye vakalarda daha uzun süre tedavi gerekebilir.

Tüp bebek tedavisi sürecinde hormonal değişimler diş eti hassasiyetine ve kanamalara neden olabilir. Bu süreçte düzenli diş hekimi kontrollerine gitmek, diş eti sağlığını koruyacak şekilde ağız bakımını aksatmamak ve diş ipi kullanımına özen göstermek önemlidir.